Mimarlık kültürüne katkı sağlamak hedefiyle GF Hakan Plastik’in Binat Mimarlık Medya Grubu’nun iş birliğiyle başlattığı “Su+ Suyun Ötesinde Mimarlık” etkinlik serisi kapsamında su ve mimarlık ilişkisi farklı ölçek ve bakış açılarından gündeme alınıyor. Suyu odağına alan ve bu odaktan çoğalarak büyüyen “Su+” etkinlik dizisi 19 Temmuz’da “Kıyıda Restorasyon: İstanbul Moda İskelesi” söyleşisiyle başladı. GF Hakan Plastik’in Kağıthane’da bulunan Eğitim ve Teknoloji Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğin konuşmacıları Novos Architecture Studio’dan Zeynep Burçoğlu, Hande Ciğerli ve Mert Üçer oldu.
“Kullanılabilir su kaynaklarının iklim değişikliği, nüfus artışı, kentleşme, vb. pek çok faktör ile giderek azalması, suyun doğru kullanımı ve yönetimi konusunu daha da önemli hale getiriyor. Bununla beraber %70’inden fazlası sularla kaplı dünyamızda su, kültürel ve mekânsal yapılanmayı da etkiliyor. Peki nasıl?”

GF Hakan Plastik Müşteri Deneyimi Grup Müdürü Elif Demirbilek, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada suyun çıkarılması, taşınması, depolanması, dağıtılması ve yeniden yapılandırılması konusunda sistem çözümleri üreten bir marka olarak GF Hakan Plastik’in konuya verdiği önemden bahsetti ve etkinlik serisinin ortaya çıkışına değindi: “Bugüne kadar ağırlıklı olarak mekanik tesisat üzerinde çalışmalarımız oldu. Ancak ürünlerimiz her türlü mimari yapının ayrılmaz bir parçası ve ürün/sistemlerimizin yapılara kattığı değer gün geçtikçe önem kazanıyor. Su tasarrufu, enerji verimliliği, atık suyun yeniden kullanımı gibi konular artık gündemimizin bir parçası.
Sadece yurtiçi değil, yurtdışı projeler yürütülürken; Avrupa Birliği birtakım yasal sorumluluklar ortaya koyarken ve çevresel etkileri azaltılmış ürünlere talep artarken biz de su ve suyun ötesini konuşacağımız bir etkinlik serisi ile sizlerle birlikte olalım; geleceğe şekil verirken fikirleri, uygulamaları, ihtiyaçları, müşteri deneyimini ve daha birçok konuyu sizlerle masaya yatıralım istedik” şeklinde konuştu.

Binat Mimarlık Medya Grubu’ndan “Su+” etkinlik dizisinin konsept tasarımını ve ilk etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen Neslihan İmamoğlu etkinliğin ortaya çıkış sürecine değinerek; “GF Hakan Plastik ile yaptığımız görüşmelerin ardından konsept çalışmaları kapsamında yürüttüğümüz araştırma ve beyin fırtınası süreçlerinde aslında çok da uzağa gitmemiz gerekmediğini, ana konumuzun ‘su’ olduğunu, suyla ilişkilenen, su ile şekillenen suyun ötesinde mimarlığı ele almanın önemli olduğunu gördük. Kimi zaman söyleşilerle kimi zaman atölye çalışmalarıyla, kimi zaman gezilerle bu konuyu gündeme getireceğimiz bir etkinlik dizisi planladık” şeklinde konuştu.

Son zamanlarda kıyı kullanımının ve haklarının gündemde olduğuna değinen İmamoğlu, ilk söyleşide yıllardır kapalı durumda bulunan ve kısa bir süre önce kullanıma açılan; hem yaşamın hem de denizin ortasında bulunan tarihi Moda İskelesi’nin ele alınmasına karar verildiğine değindi.

Vedat Tek’in 1900’lerde inşa ettiği, 2022 yılında İBB Miras çalışmaları kapsamında yenilenerek İskele ve Kütüphane olarak yeniden hizmete açılan Moda İskelesi’ni, restorasyon projesini tasarlayan Novos Architecture Studio’nun kurucu ortakları Hande Ciğerli ve Mert Üçer ile projenin mimarlarından Zeynep Burçoğlu anlattı. Söyleşi boyunca İstanbul’da deniz ulaşımı ve bununla birlikte şekillenen iskeleler, geçmişte ve günümüzde kentlilerin kıyı kullanım alışkanlıkları ve Moda’nın bu doğrultuda şekillenişi, kıyının kamusallığı, iskele yapılarının fonksiyonu ve mimari değerleri, Moda İskelesi’nin tarihi, restorasyon sürecinde alınan kararlar ve yapılan uygulamalar gibi konular ele alındı.
Bir ölçüde lodos etkisi ile de şekillenen iskelenin kullanım alanları, malzeme seçimi ve uygulamalarda karşılaşılan sorunlar gibi teknik konulara da değinen konuşmacılar, İBB Miras projesi kapsamında yürütülen çalışmaların hızlı bir şekilde ilerlediğini belirttiler. Özellikle iskelenin dışarıdan aydınlatılması konusunda sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Mert Üçer, “Suyun ışığın üzerindeki etkisini deneyimlemiş olduk…” dedi.





Konuşmacılar sunumlarının ardından davetlilerden gelen soruları da yanıtladılar. Mülkiyetin birden çok kişi ve kurumda olduğu bu gibi yapılarda ne tür zorluklarla karşılaşılabileceği; zaman ve maliyet kısıtlarının nasıl aşıldığı; diğer tarihi iskelelerin mevcut durumlarının nasıl değerlendirileceği ve restore edilmelerinin hangi ölçüde gerekli olduğu gibi sorularla süren sohbetin ardından etkinlik kokteyl ile son buldu.
GF Hakan Plastik, Su+ Suyun Ötesinde Mimarlık serisi önümüzdeki aylarda farklı konu ve konuklarla devam edecek.
GF Hakan Plastik
Georg Fischer, 1802 yılında kurulmuş İsviçre merkezli bir firmadır. 3 ana iş kolunda faaliyet göstermektedir: GF Piping Systems (Boru sistemleri), GF Casting Solutions (Hafif Döküm Çözümleri) ve GF Machining Solutions (Talaşlı İmalat Çözümleri). 34 ülkede 57 üretim tesisine ve yaklaşık 15.000 çalışana sahiptir. GF Piping Systems, plastik ve metalden yapılmış boru sistemleri konusunda dünyadaki lider kuruluşlardan biridir. GFPS, su ve gazın sanayi, kamu hizmetleri ve yapı teknolojisi içinde güvenli bir şekilde taşınması için sistem çözümleri ve yüksek kaliteli bileşenler üretmektedir. 3 ana gruba sahip GFPS, üst yapı, alt yapı ve endüstriyel alana yönelik ürünler sunmaktadır. 1965 yılında kurulan Hakan Plastik, yenilikçi yapısı ile plastik boru sistemleri alanında lider markalardan biridir. Türkiye’de sessiz boruyu ilk üreten firmadır. 2013 yılında gerçekleşen satın alma ile GF Hakan Plastik markası ile plastik boru sektöründe hem iç pazarda hem de ihracat alanında çalışmalarına devam etmektedir.