Venedik Bienali 18. Uluslararası Mimarlık Sergisi “Geleceğin Laboratuvarı” Temasıyla Afrika’ya Odaklanacak!

Geleceğin Laboratuvarı başlığıyla düzenlenecek “18. Uluslararası Mimarlık Sergisi”nin tema sunumu, 21 Şubat 2023 tarihinde küratör Lesley Lokko ve Venedik Bienali Başkanı Roberto Cicutto’nun katılımıyla Ca’ Giustinian’da bulunan Sala delle Colonne salonunda gerçekleşti. 

Venedik Bienali, tüm etkinliklerinin tasarım, kurulum ve operasyonlarında daha sürdürülebilir bir modeli teşvik ederek iklim değişikliğiyle mücadele hedefine yönelik somut adımlar atmakta. 2022’de gerçekleşen bienaldeki tüm süreçler karbon nötr hedefini elde etmeye yönelik olarak uluslararası standart PAS2060‘a uygun yürütülmüş ve RINA tarafından sertifikandırılmış.

Bienalin tüm etkinliklerinde genel karbon ayak izinin en önemli bileşenini ziyaretçi hareketliliği oluşturuyor. 2023 özelinde, 18. Uluslararası Mimarlık Sergisi bu anlamda süreci test eden ilk büyük sergi olacak ve bu sergiden başlayarak Venedik Bienali için kamuoyunu bilinçlendirmek üzere bir iletişim kampanyası yürütülecek; dekolonizasyon ve dekarbonizasyon temaları üzerine düşünülürken karbon nötrlüğüne ulaşmak hedeflenecek.

Bir mimarlık sergisi hem bir an hem de bir süreçtir.

“18. Uluslararası Mimarlık Sergisi”nin “Geleceğin Laboratuvarı” olarak belirlenen temasını açıkladığı konuşmasında “Değişim ajanı’ olmak ne anlama geliyor?” diye sorarak temanın farklı konularda değişime yönelik rolünü vurgulayan  küratör Lesley Lokko, “‘ (…) Son dokuz ay içinde, yüzlerce konuşmada, kısa mesajda, Zoom toplantılarında bu ölçekteki sergilerin  -hem karbon hem de maliyet açısından- makul olup olmadığı sorusu zaman içinde tekrar tekrar su yüzüne çıktı. Geçen yıl Mayıs ayında sergiden birkaç kez ‘hikâye’, boşlukta gelişen bir anlatı olarak bahsetmiştim. Bugün anlayışım değişti. Bir mimarlık sergisi hem bir an hem de bir süreçtir. Yapısını ve biçimini sanat sergilerinden ödünç alır, ancak çoğu zaman fark edilmeyen kritik açılardan sanattan ayrılır. Bir hikaye anlatma arzusunun yanı sıra üretim, kaynaklar ve temsil soruları bir mimarlık sergisinin oluşumunun merkezinde yer alır, ancak bu sorular nadiren kabul edilir veya tartışılır. En başından beri, Geleceğin Laboratuvarı’nın temel noktasının ‘değişim’ olacağı açık ve netti” dedi.

İlk kez, dikkatler Afrika’ya ve Afrika kökenli insanların şu anda dünyanın iki yanına yayılmış akışkan ve iç içe geçmiş kültürüne, Afrika diasporasına çevrildi.

Lesley Lokko sergi teması kapsamındaki açıklamalarına şöyle devam etti: “(…) İlk kez, dikkatler Afrika’ya ve Afrika kökenli insanların şu anda dünyanın iki yanına yayılmış akışkan ve iç içe geçmiş kültürüne, Afrika diasporasına çevrildi. Ne söylemek istiyoruz? Söylediklerimiz neyi değiştirecek? Ve belki de hepsinden daha önemlisi, serginin tek bir hikâye değil; fikirlerin, bağlamların, arzuların ve anlamların -yani zamanının meselelerine yanıt veren her sesin- rahatsız edici, muhteşem kaleydoskopunu yansıtan birden fazla hikâye olması için söylediklerimiz ‘başkalarının’ söyledikleriyle nasıl etkileşime girecek ve onları nasıl etkileyecek?

(…) Kültürün kendimize, kendimiz hakkında anlattığımız hikâyelerin toplamı olduğu sık sık söylenir. Doğru olsa da, ifadede eksik olan şey, söz konusu “biz”in kim olduğunun kabul edilmesidir. Özellikle mimaride baskın ses, tarihsel olarak tekil, özel bir ses olmuştur; erişimi ve gücü -finansal, yaratıcı, kavramsal olarak- sanki yalnızca tek bir dilde dinliyor ve konuşuyormuşuz gibi insanlığın büyük bir bölümünü görmezden geliyor. Bu nedenle mimarinin ‘hikayesi’ eksiktir. Yanlış değil ama eksik. Sergiler özellikle bu bağlamda önemlidir.”

Afrika’yı Geleceğin Laboratuvarı olarak ele alan, iki yan tema “dekarbonizasyon” ve “dekolonizasyon” üzerine düşünceler üreten 18. Uluslararası Mimarlık Sergisi, 20 Mayıs Cumartesi günü açılacak. 26 Kasım 2023 Pazar gününe kadar ziyarete açık olan sergi hakkında ayrıntılı bilgiye buradan ulaşılabilir, sunum kaydı ise bienalin Youtube kanalından izlenebilir.


Çeviri: Aslı Erdem