Mimarlık kültürü, uygulama alanı ve akademinin yanı sıra sergiler, araştırma projeleri, yayınlar, yarışmalar, atölye çalışmaları gibi birçok etkinlikten besleniyor. Yapı sektörünün önemli bir bileşeni olan yapı malzemeleri üreticileri de bu etkinliklere çeşitli rollerle dâhil oluyorlar. Reklam çalışması yapmanın ötesinde bu tür etkinlikleri bizzat hayata geçirerek, mevcut çalışmalara destek olarak veya çeşitli kurumlarla iş birliği yaparak mimarlık kültürüne katkıda bulunuyorlar. bi-özet’in “Mimarlığı Destekleyenler” isimli söyleşi dizisinde yapı sektörünün önde gelen temsilcileri ile mimari üretime ve mimarlık kültürüne katkı veren projelerinin arka planına bakıyoruz. Bu dizi kapsamında, PETRA The Flooring Co.’nun kurucu ortağı Özden Başıbüyük ile kurumun mimarlık kültürüne yönelik katkılarını konuştuk. *
Yoğun bir tempoda çalışıyor olsak da fırsat buldukça, farkında olduğumuz, nitelikli projelere destek vermeye çalışıyoruz.

Neslihan İmamoğlu: Özden Hanım merhabalar, sizinle bi-özet’te gerçekleştirdiğimiz ikinci söyleşi olacak bu. 2016 yılında İKSV’nin “Yaratıcı Mahalleler” etkinliği kapsamında hazırladığımız söyleşi dizisinde “Sarıyer’de Bir Renk” atölye ve sergisini konuşmuştuk. Binat Mimarlık Medya Grubu ve PETRA The Flooring Co. iş birliği ise daha da eskiye gidiyor. PETRA’nın üretimlerini ve mimarlık kültürüne katkısını hem yakından takip ediyor hem de bu süreçte birlikte çalışıyoruz. Fakat sizi tanımayan okurlarımız için kısaca PETRA’dan bahsederek başlayalım söyleşimize. PETRA, yapı sektörüne nasıl hizmet ediyor ve mimarları nasıl konumlandırıyor?
Özden Başıbüyük: Petra Eylül 2022’de 28 yılı tamamlamış olacak. Bunca yıldır yenilikçi, kaliteli ve çevreye saygılı zemin döşeme malzemelerimiz ve uygulama çözümlerimiz ile nitelikli çalışma alanlarına katkı vermeye devam ediyoruz. 2022’ye ise birçok yenilikle girdik. Karo halı, rulo halı, LVT, kauçuk ve yükseltilmiş döşeme sistemlerinde tasarım önerilerini genişletebilmek için yeni markaları bünyemize kattık. O2 Flooring markamız; gelişmeye ve ürün gamına yeni ürünler eklemeye devam ediyor. Diğer en önemli yenilik ise Vescom markası ile zeminden duvara sağlam bir geçiş yapmış olmamız.
Nitelikli, çağdaş çalışma alanlarına katkı vermeyi ve mimarlarla üretmeyi çok seviyoruz. Her üretim süreci keyifle geçiyor ve vizyonumuzu geliştiriyor. Biz de içinde bulunduğumuz sektöre destek olmayı istiyoruz; birbirimizi beslemekten bahsediyoruz aslında, bunu her zaman çok değerli buluyoruz. Yoğun bir tempoda çalışıyor olsak da fırsat buldukça, farkında olduğumuz, nitelikli projelere destek vermeye çalışıyoruz.

PETRA ilerledikçe, içinde bulunduğu sektörün ilerlemesine de katkısı devam ediyor.
N.İ.: Biz, sizinle çalışmaya başladıktan sonraki süreçte mimarlık ve tasarım kültürüne katkıda bulunduğunuz Yaratıcı Mahalleler gibi projeleri veya destekçisi olarak yer aldığınız Çat Kapı gibi programları biliyoruz. Daha önce de bu tür çalışmalarınız oluyor muydu? PETRA hangi noktada “Biz artık mimarlık kültürüne destek vermeliyiz” dedi, kırılma noktası neydi?
Ö. B.: PETRA 28 yıl önce, sıfırdan kurulmuş bir firma. Çok çalıştık, referanslarla ilerledik. Öyle bir noktaya geldik ki birlikte çalıştığımız mimarlar çoğaldı ve daha çok üretim yapmaya başladık. Bir süre sonra PETRA’nın artık daha sistematik bir şekilde ilerlemesi gerektiğine karar verdik. PETRA ilerledikçe, içinde bulunduğu sektörün ilerlemesine de katkısı devam ediyor. Bulunduğumuz çevreye katkıda bulunma vizyonumuz ve bu vizyonu gerçeğe dönüştürebildiğimiz doğru iş ortaklarımız, paydaşlarımız iyi ki var.


Sanatçılarla çalışıyor olmak bizi çok besliyor; birbirimize karşılıklı katkıda bulunuyoruz ve ortaya eğlenceli, farklı ürünler çıkıyor.
N.İ.: Söyleşi dizimize “Mimarlığı Destekleyenler” ismini verdik ama sizin katkılarınız mimarlıkla sınırlı değil. PETRA showroomuna girdiğimiz an sanat üretimleriyle karşılaşıyoruz. Burada bir farklılık var diyoruz. Özel günlerde, kurumsal kimlik kapsamında yaptığımız çalışmalar olsun, mimarlara ilettiğiniz hediyeler olsun bunlarda da hep sanatçıların, tasarımcıların imzası var. Sanatçılardan, tasarımcılardan beslenmek, yapı malzemesi üreten, bu alanda çalışan bir firmayı nasıl etkiliyor?
Ö. B. : İşin en keyifli taraflarından biri diyebiliriz, keşke daha da fazlasını yapabilsek. Müthiş genç, yaratıcı, sanat üreten bir kaynak var Türkiye’de. Çoğunun ismi duyulmamış olsa da hayran olduğum çok sayıda genç insan var. Sanatçılarla çalışıyor olmak bizi çok besliyor; birbirimize karşılıklı katkıda bulunuyoruz ve ortaya eğlenceli, farklı ürünler çıkıyor. Kişisel olarak çok aktif olamasam da üyesi olduğum bir sanat girişimi sosyal kooperatifi var: Baykuşhane. Baykuşhane’nin de en büyük amacı sanat ve tasarımın her bireyin yaşamında olduğu bir topluma ulaşmak daha mutlu, daha üretken, kendisi daha iyi ifade edebilen bir toplum için sanatı tüm ücra noktalara götürmek. Yalnızca yapı sektöründe de değil, her yerde olmalı sanat. Öte yandan sanatçılarla tasarımcılarla çalıştıkça birbirimizi daha iyi tanıyoruz. Onların çalışmalarını sanatı ve tasarımı seven isimlerle buluşturdukça mutlu oluyoruz.

PETRA olarak öğrencilerin gelecek kariyerlerinin de bir parçası olmayı önemsiyoruz.
N.İ: Gençlerden bahsettiniz, öğrenci projeleri ve öğrencilere yönelik yarışmalara verdiğiniz desteklere de değinmek isteriz. Geçtiğimiz aylarda ödül töreni gerçekleşen S.O.S. İstanbul Mimarlık Öğrencilerine Açık Fikir Projesi Yarışması 2022’nin ana sponsoruydunuz. Kurum kültürünüzde öğrencilerin nasıl bir yeri var?
Eğitim, sürdürülebilirlik, çevre gibi konularda, içinde bulunduğumuz toplumun sorunlarına çözüm üretecek mimarlık yarışmalarını ve öğrenci projelerini desteklemek kurum kültürümüzün önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu doğrultuda İstanbul Serbest Mimarlar Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenen “D-100’den Öğrenmek” başlıklı S.O.S. İstanbul Mimarlık Öğrencilerine Açık Fikir Projesi Yarışması 2022’nin sponsoru olduk. Ödül töreni ve kolokyum etkinliğinde jüri üyeleri ve ödül alan öğrenciler ile bir araya geldik, İstanbul’un en önemli akslarından biri olan D-100 hattına odaklanan proje önerilerini inceledik. Öğrencilere bir yıllık Arredamento Mimarlık dergisi aboneliği hediye ederek mimarlık kültürlerine katkı sağlamak istedik. PETRA olarak öğrencilerin gelecek kariyerlerinin de bir parçası olmayı önemsiyoruz. Şu an merkezimizde 3 stajyer mimarlık öğrencisi görev almakta, özellikle yaz dönemlerinde mimarlık bölümlerinden öğrencilerle çalışmaya özen gösteriyoruz. Öğrenciler malzeme ve projelendirme gibi konularda derinlemesine bilgi sahibi olarak ve farklı bölümlerde çalışarak stajlarını tamamlama fırsatı buluyorlar.
Mesela sürdürülebilirlikle ilgili bir festival desteklediğimizde bu konudaki farkındalığın artması için o desteği de sürdürülebilir kılmaya çalışıyoruz.
N.İ.: Hem benimsediğiniz sürdürülebilirlik mottosuyla hem ÇEDBİK ve SYFF’ni destekleyerek bu konuda çok önemli adımlar atıyorsunuz ama sürdürülebilirlik denince yalnızca çevresel etkiler düşünülebiliyor, oysa sürdürülebilir projeler yapmak, sürdürülebilir fikirlerle ilerlemek de çok önemli. Bu anlamda PETRA’nın nasıl bir vizyonu var?
Ö.B.: Sürdürülebilirlikten kastımız “başlayan iyi bir işin gelişerek sürmesi’’. Sürdürülebilirliğin istikrar ve başarı getirdiğini düşünenlerdenim. Bu nedenle tüm ilişkilerimizi de sürdürmeye çalışıyoruz. Mesela sürdürülebilirlikle ilgili bir festival desteklediğimizde bu konudaki farkındalığın artması için o desteği de sürdürülebilir kılmaya çalışıyoruz. Dış etkenlerin sınırlamalarından muaf, bu katkılarımızın sürdürülebilir bir şekilde artarak devam etmesini diliyorum.
Yapı malzemelerinin dijital dönüşüm süreçlerinin desteklenmesi ve ürünlerin tasarımcılara dijital olarak servis edilmesi günümüz tasarım dünyasında büyük önem taşıyor.
N.İ.: Bu söyleşi kapsamında ürün ve hizmetleri dışında mimarlık kültürüne yapılan katkıları odağa alsak da kurumların vizyonları üretim ve hizmet süreçlerine de yansıyor. Mimarlara daha iyi, daha nitelikli ürün hizmet sunabilmek için yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Özellikle yurt dışındaki kamu projelerinde Building Information Modelling’in (BIM) uzun yıllardır etkin olarak kullanıldığını biliyoruz. Türkiye’de de projenin tasarım aşamasından uygulama sürecine kadar BIM kullanılan projeler gün geçtikçe artıyor. Yapı malzemelerinin dijital dönüşüm süreçlerinin desteklenmesi ve ürünlerin tasarımcılara dijital olarak servis edilmesi günümüz tasarım dünyasında büyük önem taşıyor. Bu sebeple BIM 4 Turkey ile tanıştık ve bu topluluğun bir üyesi olduk.
O2 Flooring markamızın Step ve Cosmos karo halı ürünleri BIM Nesne Dijital Yapı Kütüphanesi’ne eklendi. Böylece, tasarımcılar ürünlere hızlı ve ücretsiz şekilde erişebiliyor; ürünlerin dijital ikizlerinin yanı sıra metraj tablolarına da ulaşılarak bilginin doğru ve verimli kullanıldığı bir projelendirme süreci yönetmek mümkün oluyor.
N.İ.: Son olarak, tüm bu çalışmalarınızla ilgili nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?
Ö.B: Biz tüm bu çalışmalarla sektöre içten bir selam vermek istiyoruz, onlardan da bize neşeli bir karşılık geliyor.

bi_özet Mimarlığı Destekleyenler söyleşi dizisini şuradan inceleyebilirsiniz:
https://bi-ozet.com/category/soylesi/mimarligi-destekleyenler/
* Söyleşi 22 Ocak 2022 tarihinde PETRA The Flooring Co.’nun Sarıyer’deki binasında gerçekleşmiştir. Eylül 2022’de güncellenerek yayına alınmıştır. Söyleşiye PETRA The Flooring Co.’dan Özden Başıbüyük ve Asrın Uçar; Binat Mimarlık Medya Grubu’ndan Banu Binat, Ayşegül Tuğtepe ve Neslihan İmamoğlu katılmıştır.
Söyleşi Dizisi Koordinatörü: Neslihan İmamoğlu
Fotoğraflar: Sahir Uğur Eren
PETRA The Flooring Co.’nun mimarlık kültürüne katkı sunduğu projelerle ilgili haberlere bi-özet üzerinden ulaşabilirsiniz:
“S.O.S. İstanbul Mimarlık Öğrencilerine Açık Fikir Projesi Yarışması” Sonuçları Açıklandı!
(PETRA)’nın Yeni Çalışma Mekanı Sergi ve Etkinliklerle Açıldı!
(İSMD) üyeleri, (PETRA The Flooring Co.) evsahipliğindeki “YAZA MERHABA” partisinde buluştu!
Mimarlar, (PETRA) ve (Milliken) ile CLERKENWELL DESIGN WEEK’i Gezdi…
Mimarlık Öğrencileri ATİNA’yı (PETRA The Flooring Co.) ile Gezdi…