[Mimarlığı Destekleyenler]: AGT

Mimarlık kültürü, uygulama alanı ve akademinin yanı sıra sergiler, araştırma projeleri, yayınlar, yarışmalar, atölye çalışmaları gibi birçok etkinlikten besleniyor. Yapı sektörünün önemli bir bileşeni olan yapı malzemeleri üreticileri de bu etkinliklere çeşitli rollerle dâhil oluyor. Reklam çalışması yapmanın ötesinde bu tür etkinlikleri bizzat hayata geçirerek, mevcut çalışmalara destek olarak veya çeşitli kurumlarla iş birliği yaparak mimarlık kültürüne katkıda bulunuyorlar.

bi-özet’in yeni söyleşi dizisinde yapı sektörünün önde gelen temsilcileri ile mimari üretime ve mimarlık kültürüne katkı veren projelerinin arka planına bakıyoruz.

Bu dizi kapsamında AGT’nin mimarlık kültüründeki yerini, mimarlık kültürüne katkılarını İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Çetinkaya ile konuştuk.*

Ürünlerimizi hayallerin ötesinde uygulamalarla geliştiren mimarlarımızın ve iç mimarlarımızın ihtiyaçlarını önceleyerek süreçlerimizi şekillendiriyoruz.

Neslihan İmamoğlu: AGT, 1984 yılından bu yana mobilya bileşenleri ve parke sektöründe faaliyet gösteriyor. Kurumun çalışmalarında ve üretimlerinde mimarlığın, mimarların yerini nasıl tanımlarsınız?

Ahmet Çetinkaya: AGT iç mekânlardaki mobilya ve dekorasyon bileşenlerine doğal bir yarı mamul tercihi olan ahşap ürünler sunmaktadır. 1984 yılında teknoloji kavramı bu kadar gündemimize girmeden önce AGT, ahşabı teknoloji ile işleyip, katma değer oluşturarak geliştirmeyi hedeflemiştir. Global bir marka olma vizyonundan hareketle hizmet verdiğimiz sektörün karar vericilerini beslemek, onların hayatlarını kolaylaştırmak bu gelişim serüveninde en önemli yol haritamız olmuştur.

Mimarlar, ürün gamımızla hizmet verdiğimiz mobilya ve dekorasyon sektörünün önemli karar verici grubudur. Ürünlerimizi hayallerin ötesinde uygulamalarla geliştiren mimarlarımızın ve iç mimarlarımızın ihtiyaçlarını önceleyerek süreçlerimizi şekillendiriyoruz. Bu sebeple AGT yıllardır bünyesinde tasarım ekibine yer vermekte, koleksiyon seçimlerinde hem kendi bünyesinde yer alan mimar ve iç mimarlarla hem de mimari bürolardan destek alarak ilerlemektedir. Onların dokunuşları ile ürünlerimize yeni teknolojiler, renkler, desenler, özellikler ekleyerek hayatı kolaylaştırıyoruz.

Mimar ve iç mimarlar dekorasyon ve mobilya tasarımlarındaki farklı uygulamalarıyla ürünümüzün gelişim serüvenine ilham oluyor. Yeni bir koleksiyon çalışırken bu ilhamdan besleniyoruz. Dolayısıyla şöyle diyebiliriz: AGT ve mimari alan çalışanları birbirinden beslenen; birbirine değer sunan mutualist bir birliktelik içerisindeler. Biz de birlikteliğin gücüne daima inanıyoruz.

Ürünlerimizin nihai kullanıcıya ulaşmasındaki serüveninde kalite asla vazgeçmeyeceğimiz bir unsurdur.

Ahmet Çetinkaya, Fotoğraf: AGT’nin izniyle.

N.İ.: AGT’nin açılımı “Ahşabı Geliştiren Teknoloji” ve kurum bütüncül bir yaklaşımla Ar-Ge’den dağıtıma; web sitesinden kurumsal hediyelere teknolojiye verdiği önemi vurguluyor. Yakın zamanda AGT Rotam mobil uygulamasını hayata geçirdiniz. AGT’nin “Kurumsal Web Site Yenileme Kampanyası” ise Altın Çekül Uluslararası Yapı Kataloğu 2021 Ödülleri Sektörel Pazarlama Kategorisinde “En İyi Tanıtım Projesi Teşvik Eşdeğer Ödülü”nü aldı. Teknoloji ve inovasyon odaklı çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

A.Ç.: Ahşabı Geliştiren Teknoloji vizyonundaki gelişimi, esasında hayatın tüm alanına katarak ilerleme gayreti içerisindeyiz. Bu gelişim serüveninde en çok faydalandığımız unsur yenilenen teknoloji ve inovasyon.

AGT, bünyesinde dijital dönüşüm birimi bulunduran, Ar-Ge çalışmalarını sürekli güncelleyen, sektörün en önemli patent ve faydalı model geliştiren kuruluşlarından birisidir. Ürünlerimizin nihai kullanıcıya ulaşmasındaki serüveninde kalite asla vazgeçmeyeceğimiz bir unsurdur. Oluşturduğumuz bu AGT kalite algısı neticesinde bugün dünyanın en büyük panel ve parke üreticileri arasında yer alıyoruz. Bu serüven; çalışanlarımıza, mimarlara, tüketiciye, ülkemiz ekonomisine fayda ve değer olarak ulaşmaktadır.

N.İ.: 16 Şubat 2022 tarihinde Antalya’da yaptığınız basın toplantısında pazarlamaya önemli bir bütçe ayırdığınızı belirttiniz. Son zamanlarda kurumların pazarlama bütçelerini nitelikli, sürdürülebilir, sosyal fayda sağlayan projelere yönlendirme eğiliminde olduğunu görüyoruz ve bunu takdir ediyoruz. Sizin bu konudaki yaklaşımınız nedir?

A.Ç.: Aslında hepsi bir bütün. Değer katan marka olmak için; insanı, doğayı odağınıza almanız gerekiyor. Bizim temel yaklaşımımız yerelden başlayıp; tüm Dünya’da değer odaklı çalışmalar sürdürmek.

Burada kurucumuz Ahmet Söylemez Beyefendi’nin çok güzel bir sözünü paylaşmak istiyorum. “Biz köklerini bu topraklara salmış, gölgesi ile dünyayı sarmayı hedefleyen bir kuruluşuz.”

Kendi showroom ve stant tasarımlarımızda da mimari görüş alarak ilerliyoruz.

N.İ.: Her yıl sektörel fuarları önemle takip eden, ürünlerini tasarım alanındaki yenilikler doğrultusunda geliştirmeyi amaçlayan ve kendini “tasarım odaklı bir marka” olarak konumlandıran AGT, tasarımcılarla ve mimarlarla hangi alanlarda nasıl iş birlikleri yapıyor; mimarlık ve tasarım kültürünü destekleyen ne tür projelere imza atıyor?

A.Ç.: AGT değer katma hedefi kapsamında tasarıma büyük önem veriyor. Örneğin Register Emboss diye de tanımlanan dokulu parke teknolojisiyle ürettiğimiz AGT Effect serisi, sektörde fark yaratmış, başta mimarlar olmak üzere müşterilerimizin vazgeçilmez tercihi olmuştur. AGT profilleri duvar dekorasyonu sektörüne bambaşka bir ürün gamı kazandırmış; dekorasyon trendleri bir anda ahşap profil kaplama yönünde gelişmiştir. AGT panel renkleri piyasadaki algıyı tamamen değiştirmiş, trend dolap kapağı tanımı yeniden yapılmıştır. Yine AGT Supramat koleksiyonu İtalyan tasarımcılarla renk ve dokusunu çalıştığımız, farklı özellikleri ile çok şık bir koleksiyondur.

Bu ürünlerin bilinirliği konusunda da fuarlar vazgeçilmez tanıtım merkezlerimizdir. Mimari iş birliklerimiz, sosyal medya fırsatlarının artmasıyla daha da gelişti. Ürünlerimizi birebir deneyimlemek isteyen tüm tasarımcılarla kartela ve kataloglarımızı paylaşıyoruz. Bu paylaşımların çıktılarını da sosyal medyadan anında izleyebiliyoruz.

Kendi showroom ve stant tasarımlarımızda da mimari görüş alarak ilerliyoruz. AGT’nin deneyimleme merkezi Design Box’ın tasarımı konusunda Mimar Hasan Günsev’den destek aldık örneğin. İç Mimar ve Influncer Hakan Kütahya ile çok farklı projelere imza attık. İdealist İç Mimarlar Derneği üyesi iç mimarların yaşam gustolarını anlattığımız bir ilham projesi başlattık sosyal medyada.

Daha pek çok marka-mimar iş birliği çalışmasında bulunmaya devam edeceğiz.

N.İ.: Design Box ve Antalya’daki showroom için birlikte çalıştığınız isimlerden bahsettiniz. 2018 yılında Defne Koz, AGT için bir parke serisi tasarlamıştı ve oldukça ses getiren, önemli bir iş birliğiydi bu. Benzeri projelerde ve iş birliklerinde mimarlarla ve tasarımcılarla çalışırken nasıl bir yol izliyorsunuz? Birlikte çalışacağınız isimlere nasıl karar veriyorsunuz?

A.Ç.: Buradaki en önemli kriterimiz tasarımcı ya da mimarın bizim ürünümüzü deneyimlemiş olması. Sonrasını kendilerinin hayal gücüne bırakıyoruz.

Fuar deneyiminin showrooma taşındığı “Design Box” konsepti ile AGT, ziyaretçilerine ilham vermeyi hedefliyor.

N.İ.: İlkini Antalya fabrika yerleşkenizdeki idari binanın fuayesinde gördüğümüz “Design Box” konseptinden bahseder misiniz? “Design Box”lar ile gelecekte nerelerde karşılaşacağız?

A.Ç.: AGT’nin önümüzdeki dönemde ortaya koyacağı vizyonu anlatan “Design Box” en yeni AGT koleksiyonlarının deneyimlenebileceği merkez olarak tasarlandı. Fuar deneyiminin showrooma taşındığı “Design Box” konsepti ile AGT, ziyaretçilerine ilham vermeyi hedefliyor. Antalya fabrika yerleşkemizde bir çeşit deneyimleme merkezi olarak dikkat çeken ilk Design Box, sanal olarak da ziyaret edilebiliyor. Ayrıca “Design Box”, yurt dışı bayilerimiz için de deneyimleme merkezi olma işlevine sahip.

Geleceğin sektör profesyonellerini malzeme bilgisi ve tasarım trendleri konusunda destekliyoruz.

N.İ.: Eğitime yönelik ne tür çalışmalarınız var, akademi ile yaptığınız iş birliklerinden bahseder misiniz?

A.Ç.: AGT, sanayi-akademi iş birliği kapsamında üniversitelerin mimarlık, iç mimarlık ve endüstriyel tasarım bölümleri ile önemli işbirlikleri gerçekleştiriyor. Geleceğin sektör profesyonellerini malzeme bilgisi ve tasarım trendleri konusunda destekliyoruz.

N.İ.: Tasarım ve mimarlık kültürüne yönelik çalışmalarınızla ilgili nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?

A.Ç.: Bu çalışmalar aslında bizim gelecek hedeflerimizi de şekillendiriyor. Sektörden gayet olumlu dönüşler alıyoruz. Ahşap sektörü, inşaat sektöründe, yapı malzemeleri arasında yer alsa da tasarımın, trendin, markalaşmanın yoğun olduğu bir alan. Bu sebeple kendimize kattığımız her yeni koleksiyon ve styling çalışması başka alanları da destekliyor.