Ağaç bazlı panel sektörünün global markası Kastamonu Entegre, faaliyetlerinin odağında yer alan amacı, genel merkezinde düzenlediği lansmanla dünyanın dört bir yanındaki çalışanlarına duyurdu.
Ağaç bazlı panel sektöründe yarım asrı aşkın süredir üretim yapan ve gerçekleştirdiği yatırımlarla alanında dünyanın beşinci büyük üreticisi konumuna gelen Kastamonu Entegre, 24 Mart Perşembe günü Altunizade’deki genel merkezinde gerçekleşen buluşmada amaç çalışmasına ilişkin detayları paylaştı. Etkinlikte, şirketin kurumsal yönetim felsefesinin odağında yer alan “Doğadan Hayata Köprü” söylemi yönetim, pazarlama ve satış, insan kaynakları bağlamında ele alındı. Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız’ın açılış konuşmasıyla başlayan buluşmada, Global Satış ve Pazarlama Direktörü Cahit Akyıldız ve Global İnsan Kaynakları Direktörü Selim Çelebi de amaç çalışmasını uzman gözüyle değerlendirerek kendi departmanlarındaki yenilikleri ve uygulamaları aktardılar.

Bizim amacımız en iyi yönetilen şirketlerden biri olmak.
“Doğadan hayata köprü” söyleminin Kastamonu Entegre’de emeği olan herkesin ortak sesi olduğunu belirten Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız, paydaşlarla kurdukları güçlü ilişki ile sektörlerinde dünyaya örnek olduklarını söyledi ve şirketin amacına dair şu bilgileri aktardı: “Belirlediğimiz rakamsal hedefe ulaştık ve sektörümüzde dünya beşincisi olduk. Ama bir şirketin amacı dünyanın en büyüğü olmak olamaz. Bizim amacımız en iyi yönetilen şirketlerden biri olmak. Çünkü sürdürülebilir başarının temelinde insan var. Kastamonu Entegre, tesislerinde üç neslin bir arada çalıştığı bir kurum. Doğru insan kaynakları politikaları sayesinde başarımızı sürdürülebilir hale getirdik. Farkımız, tüm paydaşlarla doğru ilişkiyi kurabilmek. Bu anlamda sektörün en iyi örneği olduğumuzu düşünüyorum. Yurt dışına açılmamıza da bu farklılık neden oldu. Bugün dünyanın 6 ülkesinde 7 bin çalışanıyla büyük bir aileyiz. Türkiye’deki itibarımız neyse, yurt dışında da başarımızı aynı çizgide sürdürüyoruz.”
Hedefimiz doğadan sıfır kaynak kullanarak doğaya sıfır atık bırakmak.
Amaçlarının doğanın güzelliklerini yaşam alanlarına taşımak olduğunu hatırlatan Yıldız, kurumsal ilkelerinin ayrılmaz bileşeni olan sürdürülebilirliğe ilişkin olarak ise şunları söyledi: “Hedefimiz doğadan sıfır kaynak kullanarak doğaya sıfır atık bırakmak. On yıl içinde tüm tesislerimizin çatılarını güneş paneliyle kaplamış olacağız.”
Buluşmanın ilk oturumunda CEO Haluk Yıldız’a şef Ebru Baybara Demir ve mimar Nevzat Sayın eşlik etti ve doğadan ilhamla hayata geçirdikleri projeler üzerine sohbet ettiler.

Taşıyıcısı olduğumuz kadim kültürel bilginin peşinden gitmemiz, toprağı iyileştirmemiz lazım.
Mardin’in ünlü restoranı Cercis Murat Konağı ile “Topraktan Tabağa” ve “Topraktan Toprağa” adlı sürdürülebilir tarım projelerinin yaratıcısı şef Ebru Baybara Demir, insanların en iyi bildiği şeyi ekonomiye dönüştürmenin başarıya ulaşmada en önemli etken olduğunu vurguladı. Bugün dünyadaki pek çok yer gibi ülkemizin bitki demografisinin de değiştiğine ve çiftçilerin topraklarını giderek kaybettiğine dikkat çeken Demir, “Geleneği okumayı bilmiyoruz. Taşıyıcısı olduğumuz kadim kültürel bilginin peşinden gitmemiz, toprağı iyileştirmemiz lazım. Biz bunu bir amaç haline getirdik. Atık sebze ve meyveleri dönüştüren bir sistem kurduk. Böylece hem tarımda sulama ihtiyacını üçte bire indiriyor hem de çiftçilerin gübre ihtiyacını karşılıyoruz. Gelecek için doğayla birlikte çalışmamız lazım” şeklinde konuştu.
Öncelikle iklimi anlamalı, o iklimin yapılarını üretmeliyiz.
Doğadan hayata köprü olmayı mimar gözüyle değerlendiren Nevzat Sayın da konu yapı olduğunda geleneğin çok önemli olduğunu dile getirerek, “Bizden önce var olan şeylerin değerini bilmeliyiz. Coğrafya ötekini anlamak demek. Öncelikle iklimi anlamalı, o iklimin yapılarını üretmeliyiz. İnsan merkezli düşünce yerine, evrendeki tüm varlıkların eşit hakka sahip olduğunu savunabildiğimiz noktada çok şey değişir” dedi. Bu noktada zanaatkârlık gerektiren işleri yapacak yetişmiş insan sıkıntısına da dikkat çeken mimar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ahşap çok iyi tanınmayan bir malzeme. Bugün ahşap strüktürü hesaplayabilen mühendis, ahşap yapı restorasyonunda çalışacak dülger yok. Çünkü onları yetiştiren kurum yok. Hızlı, çok ve fazla yapmak yerine, o yapının değdiği bütün spektrumu düşünmeli, onu daha iyi yapabilecek altyapıyı hazırlayabilmeliyiz.”
Üretimde enerji verimliliği ve atık yönetimi gibi konularda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyoruz.
Amaç buluşmasının ikinci oturumunda, Global Satış ve Pazarlama Direktörü Cahit Akyıldız ve Global İnsan Kaynakları Direktörü Selim Çelebi söz alarak, amaç çalışmasının kendi departmanlarındaki yansımalarını aktardı. Pazarlama ve satış anlamında 2022’nin son yılların en iyi başlangıcı olduğunu belirten Cahit Akyıldız, rakamsal anlamda iyi sonuçlar elde ederken, çalışan ve tüketici nezdinde de olumlu etki yaratmanın önemine değinerek, “Son yıllarda dünya büyük bir değişim geçiriyor. Üretimde enerji verimliliği ve atık yönetimi gibi konularda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyoruz. Gençler artık bir anlamı olan şirketleri tercih ediyor. Bu değişime ayak uydurmaya çalışıyoruz. Onları iyi anlamalı, ona göre iş modelleri ve ürünler geliştirmeliyiz” dedi.
Kastamonu Entegre’nin 53 yıl boyunca odağına hep insanı koyduğunu dile getiren Selim Çelebi de İK uygulamalarında sürecin nasıl işleyeceğine dair şu bilgileri aktardı: “Bir şirketin değerini belirleyen çalışanları ve paydaşlarıdır. Biz bu değerin farkındayız. Çalışanlarımızın bu amacı içselleştirmesi, kalpten benimsemesi için sistemler gerçekleştiriyoruz. Bu doğrultuda 7 prensip belirledik. Bu prensipleri dünya çapındaki tüm çalışanımıza anlatacağız. Eğitim ve gelişim süreçlerinde odak noktamız bu olacak. Böylece hem davranışsal hem teknik gelişimlerini sağlayacağız.”
Kastamonu Entegre
Yüzde yüz yerli sermayeli bir şirket olarak Kastamonu’da üretime başlayan şirket, Türkiye’nin sanayileşme yolunda atılmış cesur adımlarından biri olarak, ağaç bazlı panel sektöründe yarım asırdır kesintisiz üretim yapmaktadır. Yurt içinde Kastamonu, Gebze, Balıkesir, Samsun, Tarsus ve Adana olmak üzere 6 lokasyonda üretim tesisi olan Kastamonu Entegre; sektöründe yurt dışına yatırım yapan ilk firma olarak Romanya, Bulgaristan, Bosna Hersek, Rusya, İtalya ve Türkiye yatırımları ile 6 ülkede üretim yapan global bir markaya dönüşmüştür. ABD’de ise odun yongası tedarik ve lojistik süreçlerini yürüttüğü bir şirketi vardır.
Kastamonu Entegre, 20 yılı aşkın süredir devam eden yurt dışı yatırımlarıyla ağaç bazlı panel sektöründe dünyanın en büyük altıncı şirketi olmuş, Avrupa’da ilk dört üreticisi arasına girmiştir. Ana ürün grupları olan MDF, yonga levha, laminat parke, kapı paneli ürünlerinin her birinde dünyanın en büyük 4 üreticisinden biridir. Dünya laminat parke üretiminin %6’sını tek başına gerçekleştirmektedir. %30 pazar payı ile Türkiye’nin sektör lideri olan Kastamonu Entegre; aynı zamanda Çin’den Amerika’ya, Avustralya’dan Kanada’ya altı kıtada 100 ülkeye yaptığı ihracatla her yıl açık ara sektör birincisidir. Cironun %60’ı yurt dışındaki tesislerden ve ihracattan elde edilmektedir.
1,7 milyar dolarlık cirosu ve üretimdeki gücü, bilgisi ve tecrübesiyle, yurt içi ve yurt dışı üretim tesis ve ofislerinde 6 binden fazla kişiye istihdam sağlamaktadır. Mobilya, dekorasyon ve inşaat sektörünün ihtiyaç duyduğu; MDF ve yonga levha, laminat parke, tezgah ve kapı paneli ürünleri ile toplamda 6,5 milyon m³/yıl ağaç bazlı panel üretim kapasitesine sahip üretim tesislerinde her gün 4.500 konutun yaşam alanlarını oluşturacak hacimde üretim yapılmaktadır. Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (İSO 500) araştırmasında son on yıldır ilk 50 firma arasındadır. “İtalya’nın En Büyük Türk Yatırımcısı” unvanına sahip Kastamonu Entegre, aynı zamanda Rusya’nın en büyük MDF üreticisi ve ihracatçısıdır.
Kastamonu Entegre, Türk Standartları’na uygunluk ve EPD belgesine sahip ürünlerini, müşteri talepleri doğrultusunda; yanmayı geciktirici (FR), neme dayanıklı (MR), FSC sertifikalı, CARB Faz II ve F**** standartlarında üretebiliyor. “Floorpan” ve “Artfloor”, üretimde çevre dostu malzemelerin kullanıldığını ve ürünlerin insan sağlığına zararlı maddeler içermediğini gösteren “Blue Angel (Mavi Melek)” sertifikasına sahip ilk Türk parke markalarıdır. Doğal dengeyi koruma ve topluma katkı sağlama misyonuyla hareket eden şirket, Türkiye ağaç bazlı panel sektörünün ilk sürdürülebilirlik raporunu hazırlamıştır. Geleceğin teknolojilerini geliştirmek amacıyla kurduğu Teknopark İstanbul’daki Ar-Ge merkezinde, ürün ve süreç geliştirme, verimlilik artırma, etkin kaynak kullanımı ve ileri malzeme teknolojileri üzerine çalışmalar gerçekleştirmektedir.