İMO ESKİŞEHİR ŞUBESİ BAŞKANI BÜLENT ERKUL: “Devlet eliyle itibarsızlaştırılıyoruz”

Geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerle yeniden İnşaat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi başkanlığı görevine getirilen Bülent Erkul,  iktidarın odalara ve mesleki çalışma esaslarına müdahale ederek, mesleğe hizaya getirmeye çalıştığını öne sürdü.

Devlet eliyle yatırımın yok edildiği bir ekonomi, sosyal politikaları bir kenara bırakıp bireyselleşmeye prim veren anlayış, çok karlı sektör imajı ile mesleğin itibarsızlaştırıldığını ve rant odaklı, güvenilmez bir piyasa ortamına itildiğini belirten Erkul,

“İktidar yasalar yerine yönetmeliklerle sektörü yönlendirmeye çalışıyor. Kuruluş yasalarımız doğrultusunda meşru haklarımızı kullanarak “Mesleki ve Teknik İş Birliği Protokolü” imzaladığımız yerel yönetimler de bu süreç de ne yazık ki yanımızda duramamış, iktidarın baskısını bizlerle paylaşma kararlılığını gösterememiştir. Giderek hız kazanan yağma ve talan süreciyle yaşam alanlarımıza ve yaşam şekillerimize karışılıyor. Kendilerine muhalefet eden toplumun her kesim, sınıf ve statüdeki bireylerini, gruplarını ve örgütlerini susturmayı hedefleyen bir yönetim anlayışı ile;  suskun, başı önde, hak aramayan biat eden bir toplum yaratılmaya çalışılıyor. 4 yıldan bu yana TMMOB ve bağlı odalar üzerinde yapmak istenen de tam budur. Odamızın bilim ve teknolojinin, halkın, meslektaşının, yaşadığı kentin ve ülkesinin çıkarlarından yana tavır koyarak sergilediği muhalif duruşu nedeniyle, yapılan yasa değişikliği ve yönetmeliklerle üyelerimizle ilişkimizi koparmayı amaçlıyorlar.” dedi

Yeterli teknik donanım, bilgi, finans ve ekipman olmadan yap-satçı zihniyetle müteahhitlik yapanların halkın birikimlerini değerlendirerek sağlam ve güvenli konut edinme taleplerini hiçe sayarak ucuz ve kalitesiz konutlar ürettiklerine dikkat çeken Erkul, “Aşırı kar hırsı beraberinde aşırı arzı,  kalitesizliği, ardından da satılamayıp elde kalan konut fazlasını ortaya çıkardı. Bu da maddi dar boğazlar, iskanı alınamayan konutlar, ödenemeyen çek ve senetler, projeci mühendisten, işçisine, şantiye şefinden yapı denetim firmasına kadar mağdur koskoca bir inşaat sektörü doğurdu. Bu darboğazdan çıkışın yolu önce tüm aktörlerin de müdahil olacağı bir Müteahhitlik Yasası’nın bir an önce çıkarılması, diğer bir yolu da teknik ve bilginin esas alınacağı, ticaret ve siyasetten uzak denetim ve üretimdir. Yapı Denetim Yasası, Kamu İhale Kanunu, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi (Kentsel Dönüşüm) Yasası, İmar Kanunu, çıkan, çıkmayan, tadilatta olan yönetmelikler, bir türlü çıkarılamayan Müteahhitlik Yasası ve daha niceleri.   Bu yasalar özleri itibariyle doğru ama yaklaşım ve uygulamaları yanlış, eksik ve yetersiz olduğu için yasalaştıkları günden bu yana tartışılmakta, tartışılmaya da devam edilecektir.” diye konuştu.

Haber: Zafer Özer